5 Kasım 2009 Perşembe

Türkiye’de Gazetecilik- Türkiye gazetecilik tarihi

Osmanlı İmparatorluğunun başkenti İstanbul’a ilk basımevi İspanya’dan göçe zorlanıp Osmanlığa sığınan Yahudiler tarafından getirildi. Türkiye’de basılan ilk gazete ise İstanbul’da Fransız Büyükelçiliği’nin yayınladığı Bulletin Des Nouvelles isimli gazetedir.

İlk özel gazete Spectatuer Oriental ise 1801 de İzmir’de Fransız ihtilali sonrası ülkesinden kaçan bir karşı devrimci olan Alexander Blackque tarafından basıldı. İlk Türkçe gazete ise 1831 de istanbulda basılan Takvim-i Vakayi’dir. Resmi gazete niteliğindeki gazete 1922 yılına kadar halkı devlet kararları hakkında bildirmek için varlığını sürdürdü. İlk özel Türkçe gazeteyi basan ise William Churcill adlı bir yabancı olmuştur. Churcill’in Ceride-i Havadisi 3 temmuz 1840 da yayın hayatına başladı ve 1850’lerde 10 binlik önemli bir yayın tirajına ulaştı. Ceride-i havadisten 20 yıl sonra, 21 Ekim 1860 da Agâh Efendi isimli bir türk Tercümanı Ahvali yayınlanmaya başladı.

1860’larda Osmanlıda çok sayıda gazetenin basıldığı özgür sayılabilecek bir basın ortamı vardır. Fakat bu dönem uzun sürmedi. 1858 de başlayan süreç 1867 de ciddi sınırlamalar haline geldi. Hükümet gazeteleri kapatma yetkisine sahip oldu.

1876’da Sultan Abdülhamit anayasal monarşi ilan edilince özgürlüklerin görece olarak geniş bir şekilde yaşanmasına olanak sağlandı. Ne yazık ki, bu yeni ortam Türk gazeteciliğinin gelişimine katkıda bulunabilecek kadar uzun sürmedi. Abdülhamit 1878 de parlamentoyu kapsattı ve Türk basınının en kara sansür dönemi yaşanmaya başlandı.

Osmanlı sonrası ve Kurtuluş mücadelesi döneminde basına büyük görev düşmüş yerel basın milli mücadeleyi halka aktarmada ve direnişte büyük katkı sağlamıştır.

Cumhuriyet sonrası dönemde yeniden çok sayıda gazete kurulmuş Demokrat Parti döneminde basın susturulmaya ve müdahale edilmeye çalışılmış 27 Mayıs askeri darbesinden sonra basın yeniden özgürlüğünü ele almış ve yapısını değiştirerek Türk Basını günümüze gelmiştir.

kenan evren duman

Hiç yorum yok: