24 Mart 2009 Salı

İktidar Yumağı

İktidar Yumağı
Medya - Sermaye - Devlet
A. Raşit Kaya

İmge Kitabevi Yayıncılık / İnceleme-Araştırma Dizisi Etiket: 24,00 TL
NetKitap Ederi: 20,40 TL


Medya alanında 1980'li yıllardan sonra çok hızlı ve köklü değişimler yaşandı. Hemen her yerde geleneksel medya düzenleri yıkıldı ve neoliberal politikalar doğrultusunda yeni bir düzen inşa edildi. Radyo ve televizyon alanındaki kamusal tekeller özelleştirme ve serbestleştirme (deregülasyon) yoluyla kaldırılırken, medyada yepyeni bir mülkiyet yapısı oluştu. Medya, sermaye ve devleti bütünleştiren bir zemin üzerinde yükselen bu yeni medya düzeninin en uç örneklerinden birisi de Türkiye'de gerçekleşti.

Söz konusu değişimlerin mantığını ve nedenini günümüzün önde gelen iletişim bilimcilerinden R.W. McChesney şöyle açıklıyor: 'Neoliberalizm' yalnızca bir ekonomi kavramı değil, aynı zamanda bir siyasal teoridir. Bu teori, iş dünyasının egemenliğinin temsili demokrasiye dayalı bir toplumda en iyi biçimde gerçekleşeceğini varsayar. Ancak bu görüş, özellikle işçi sınıfı arasında yüksek bir depolitizasyon ile simgelenen, zayıf ve etkisiz yapıların olduğu ortamlarda geçerlidir. Neoliberal proje için mevcut ticari medya düzeninin neden bu kadar önemli olduğu en iyi bu noktadan bakıldığında görülür. Çünkü günümüzün medya düzeni, bir 'polis devleti'ne başvurulmadan ya da etkili bir halk direnişiyle karşılaşılmadan, iş dünyasının egemenliğinin sürmesini sağlayacak
yapmacık bir siyasal kültürün oluşturulmasına olağanüstü katkı sağlar."

Bu çalışma, medya, iş dünyası ve siyasal iktidarın "füzyonu" yoluyla oluşan, başarıyı yalnızca ticari kazanca endeksleyen yeni medya düzeninin dünyada ve Türkiye'deki yapılanışını inceliyor; bu yapılanışın medyayı "kamusal hizmet" üretme konumundan ve iddiasından nasıl ve ne denli uzaklaştırdığını sergiliyor.

Medya,Tüketim Kültürü ve Yaşam Tarzları

Medya,Tüketim Kültürü ve Yaşam Tarzları
Türkiye Medyasından Örüntüler
Derleme

Ütopya Yayınevi / Medya-İletişim Dizisi Etiket: 22,50 TL

Tüketim Kültürü, Yaşam Tarzları, Boş Zamanlar ve Medya Üzerine Bir Literatür Taraması

-Derya Tellan-
Tüketim Kavramını Anlamlandırmak: Tarihi ve Sosyolojisi

-Çağatay Edgücan Şahin-
Tüketim Toplumu: 'Mükemmele Evrilen Politika'

-Nülifer Korkmaz-
Türkiye'de Tüketim Kültürü ve Mekânsal Ayrışma

-Banu Dağtaş-Devrim Deniz Erol-
Yaygın Medyanın Haftasonu Eklerinde Tüketime Dayalı Yaşam Tarzı Sunumları

-İlker Özdemir-
Türkiye'de Popüler Kadın Magazin Dergileri: Yeni Kadın Kimliği ve Sunulan Yaşam Tarzları

-Levent Yaylagül-
Yarışma Programları, Tüketim Kültürü ve Kültür Emperyalizmi

-Burcu Halaçoğlu-
Tüketim Kültürü, Yaşam Tarzları ve 1990'lı Yıllar: Yeni Kuşak Türkiye Sinemasında 'Marjinal' Kimlikler

-Serpil Aygün Cengiz-
Duygulanım Sarkacının Haz ile Aleksitimi Arasındaki Salınımı: Reklamlarda Kamusal Yüz

-Göksel Turan-
Gerçek(siz)liğimizde Sarıldığımız Serap: İnternet

-Emrah Özdemir-
Yaşam Tarzlarının Sanal Mekânlardaki Sunumu: Bir Cazibe Merkezi Olarak 'Siberalem' Örneği


411 sayfa, 2. hamurBoyut: 14 x 20 cm; Baskı Tarihi: Mart 2009
Özgün Dili: Türkçe

Bunları Kimse Yazmadı İsim İsim Medya

Bunları Kimse Yazmadı
İsim İsim Medya
Oray Eğin

Güncel Yayıncılık Etiket: 13,00 TL

Sekreterine bilgisayar aldıramayan yayın yönetmenleri, kapıyı vurup çıkamayanlar, maaş alabilmek için tetikçilik yapanlar, sınıf atlama çabasında gazeteciler, başka masaları dinleyip patronlarına yetiştirenler, meslektaşlarını hedef gösteren ve tutuklanmasını isteyen köşe yazarları, psikolojik harbin mimarları, aklı almadığı cehalet örneklerine imza atanlar, kitap satmak için zulüm gördüğünü söyleyenler, Amerika'dan misyonla Türk medyasına gönderilenler...

"Medyaya kavga etmek için girdim" diyen Orağ Eğin'den Türk basını hakkında hiç kimsenin yazamadığı gerçekler...
Patronlar, yöneticiler, köşe yazarlarıyla medyanın önemli figürlerinin maskeleri teker teker düşüyor. İsim isim Medyaya yön veren herkes bu kitapta.


200 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9789944840453; Boyut: 14 x 21 cm; Baskı Tarihi: Mart 2009
Özgün Dili: Türkçe

Marksizm ve Medya Araştırmaları

Marksizm ve Medya Araştırmaları
Anahtar Kavramlar, Çağdaş Eğilimler
Mike Wayne

Yordam Kitap / Klasik Marksist Kuram Dizisi Etiket: 18,00 TL

Her ne kadar medya çalışmaları popüler bir akademik disiplin olsa da Marksist bir bakış açısıyla bu konunun analizini yapan kitap sayısı şaşırtıcı derecede azdır. Mike Wayne'in kitabı medya üzerine araştırma yaparken radikal bir siyasal metodolojiye başvurmak isteyenler için idealdir. Yazar bu kitapta kilit Marksist kavramlara erişilebilir bir rehber sunduğu gibi bu kavramların güncel kültür analizlerine nasıl uygulanacağını da gösteriyor.

Marx, Lukacs, Gramsci, Habermas, Jameson ve diğer yazarlardan yararlanan kitap bizlere medya ve mevcut kültürel eğilimlerin Marksist açıdan analizini yapabilmek için gerekli olan kilit kavramların kapsamlı bir serimlemesini sunuyor. Sınıf, üretim tarzı, kültür sanayi, devlet, altyapı-üstyapı, ideoloji, hegemonya, bilgi ve toplumsal çıkarlar ve meta fetişi gibi kavramları ele alıp yorumlayan bu kitap film, televizyon, internet ve basılı medya gibi geniş bir konu yelpazesine sahip. Analizler, dijital dosya değişiminden Disney'e, reality TV programı Big Brother'dan sermaye altında kültür ve toplumun fetişlerine ışık tutan Diğerleri (The Others), Şeytan'ın Bel Kemiği (The Devil's Backbone) ve Karanlık Şehir (Dark City) gibi filmlerdeki ruh ve hayaletlere dek uzanan somut irdelemelere dayandırılıyor.


350 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9789944122450; Boyut: 14 x 20 cm; Baskı Tarihi: Mart 2009

Medyanın Gündem Belirleme Gücü

Medyanın Gündem Belirleme Gücü
Erkan Yüksel

Çizgi Kitabevi Yayınları / İletişim Dizisi Etiket: 11,00 TL

Medya insanlarla ne yapıyor? İnsanların ne hakkında düşüneceklerini, nasıl düşüneceklerini ya da nasıl davranacaklarını hangi oranda etkiliyor? Toplumsal sorunların gündeme gelmesinde ve çözülmesinde meydanın payına ne düşüyor?
İlk kez 1972 yılında McCombs ve Shaw tarafından tanımlanan gündem belirleme yaklaşımı, medyanın insanların ne hakkında düşüneceklerini belirlemede son derece başarılı olduğunu ortaya koyuyor. Medya ve gücü tartışmalarına alternatif bakış açıları sunan gündem belirleme yaklaşımının ikinci aşama çalışmaları ise, bundan daha da fazlasının mümkün olabileceği ve medyanın tutumları, hatta davranışları ya da yönlendirebileceği iddiasını araştırıyor. Medya etkileri anlamında üzerinde en fazla araştırma yapılan yön olan gündem belirleme çalışmalarının nereden nereye geldiğinin görülmesi anlamında bu çalışma, Türkiye'deki medya ve gücü tartışmalarına ve bu konudaki geleceğe yönelik çalışmalara zemin hazırlayarak ışık tutuyor.




238 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-8156-44-6; Boyut: 14cm x 21cm; Baskı Tarihi: 2001
Özgün Dili: Türkçe

Amerikan Medyasında 11 Eylül

Amerikan Medyasında 11 Eylül
Remzi Gökdağ

E Yayınları / Güncel Kitaplar Dizisi Etiket: 8,00 TL

"İki farklı haber anlayışının birbirinden farklı iki toplumu nasıl bilgilendirdiğini bir kez daha anladım. 11 Eylül'ün bendeki tek tesellisi gelişmeleri Amerikan televizyonlarından izleme imkânı bulmuş olmamdı. Bu korkunç facia, televizyon kanallarınca reyting mücadelesine dönüştürülmedi. Aksine elindeki görüntüleri birbiriyle paylaşan televizyon kanalları Amerikan medyasında bir ilke imza attı. Bütçelerinde büyük hasara neden olacağını bilmelerine karşın reklamları yayından kaldırarak kesintisiz haber yayınına başladılar. Televizyon habercileri, görüntüler karşısında nefesini tutmuş hareketsiz bekleyen halkı paniğe sürükleyecek hiçbir davranışta bulunmadı. Doğru bilgiye ulaşmadan sansasyonel haberi tercih etmedi. Amerikan izleyicisi kriz alanında televizyonlarının karşısında soğukkanlılığını kaybetmeden haber sunucularıyla karşılaştı, 14 saat aralıksız sürdürdükleri canlı yayınlarla bu habercilerin profesyonelliğine tanık oldu. Hazırlıksız yakalandığı tarihinin bu en büyük sınavında hızlı davranarak gelişmeleri anında duyurmayı başaran televizyonlar, Amerikan halkının gözünde görevini en iyi şekilde yerine getirmişti. Gazeteler, aynı gün yaptıkları erken baskılarla olayı okurlarına iletti. Radyolar İkinci Dünya Savaşı günlerinden bu yana ilk kez eski itibarını yakaladı. İnternetin haber siteleri rekor sayıda ziyaretçiye bilgi sundu. Ekrana yansıyan bazı hataları medyanın 11 Eylül'deki rolüne gölge düşürmedi ve medya böylesine büyük bir facia karşısında yapılabilecek en iyi haberciliği yerine getirdi. 11 Eylül saldırıları her kesimden çeşitli tartışmaların yükselmesine neden oldu. Saldırıların nedeni, sonucu, etkileri, tepkileri, askeri boyutu, ekonomik yankısı, teoriler, tezler... Bütün bu karmaşanın içinde ben olayın gazetecilik boyutuyla ilgiliydim. Hangi kanal hangi görüntüyü kullandı, naklen yayınlarda kim nasıl haber verdi, gazeteler olayı nasıl duyurdu, dergilerin mizanpajı nasıl değişti? 11 Eylül'ü izleyen günlerde bu soruların yanıtını aramaya çalıştım. Aldığım notlar, izlediğim görüntüler, görüştüğüm kişiler sonrasında bu çalışma ortaya çıktı."

112 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-390-174-7; Boyut: 13cm x 19cm; Baskı Tarihi: 2001
Özgün Dili: Türkçe

Devlet, Medya ve Siyaset Üçgeninde Fethullah Gülen Olayı

Devlet, Medya ve Siyaset Üçgeninde Fethullah Gülen Olayı
Mehmet Ali Soydan

Birey Yayınları / Popüler Kitaplar Dizisi Etiket: 8,00 TL
NetKitap Ederi: 6,40 TL


Erzurum'da doğan, İzmir'de vâizlik yapan, zamanla kitleleri ağlatacak kadar etkili konuşan, akademisyenlere ve işadamlarına, yurt içinde ve yurt dışında okullar, üniversiteler kurduran, onlara ufuk kazandıran bir adam...
Taraftarlarına ticari kuruluşlar, gazete, dergi, televizyon ve radyo sahibi olmasını öğütleyen bir vâiz...
Yurt içinde sağcı, solcu, laik, liberal, Atatürkçü ve İslamcı; bütün sanatçı ve sporculara kadar herkesle temas kuran bir adam...
Devletin her kademesinde adamı olduğu söylenen hatta devletin en tepesindeki insanlarla diyaloğu olan, onlara devlet adamı ödülünü takdim eden ve onlardan taktir toplayan bir adam.
Yurt içindeki bağlantılardan sonra Asya, Avpura, Amerika, hatta düşmanımız olarak ilan edilen Atina ile ilişkiler geliştiren bir adam...
Devletin yapamadığını yapmaya çalışan; Papa'yla, Hristiyan ve Musevi cemaat liderleriyle görüşen bir adam.
İşte ortaya çıkarılan (servise konulan) kasetlerle bir anda ülkenin bir numaralı yıkıcısı olarak ilan edilen (!) bir adamın hayat öyküsü...
Bu yaşanmış öyküde bir ülkenin sosyal ve siyasal arkaplanını, aydınlarının birbirine bakışlarını ve devletin inanç sahibi vatandaşlarına yaklaşımını okumuş olacaksınız...

272 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-8257-30-7; Boyut: 13cm x 19cm
Özgün Dili: Türkçe

Burası Dünya Polis Radyosu Global Medya Eleştirileri

Burası Dünya Polis Radyosu Global Medya Eleştirileri
Ragıp Duran

Yapı Kredi Yayınları / Cogito Dizisi

Global medya ideolojisi, ülke, bölge, kültür, siyaset, ideoloji, din, dil, ayrımı yapmadan, herkesi bir tornadan çıkmış gibi tek boyutlu, tek düşünceli, tek kültürlü, tek ideolojili, birbirinin tıpatıp benzeri insanlar haline getirmeye çalışıyor.

İletişim ve Medya Frankfurt Okulu'nun Eleştirel Bir Uğrağı

İletişim ve Medya
Frankfurt Okulu'nun Eleştirel Bir Uğrağı
D.Beybin Kejanlıoğlu

Bilim Sanat Yayınları / İletişim Dizisi Etiket: 12,00 TL

İletişim çalışmalarının tarihçelerini sunan ya da iletişim alanındaki başlıca yaklaşımları sınıflandıran birçok yapıtta Frankfurt Okulu, kimileyin görmezden gelinmiş, kimileyin tarihsel bir uğrağa sıkıştırılıp bırakılmış, kimileyin de Okul’un bir ya da iki üyesinin düşüncelerinin kısmi yorumlarına yaslanan, birbirlerinden farklı ama hiçbiri de Okul’un mirasının çok yönlü doğasını barındırmayan kategorilerin içine hapsedilmiştir. Kejanlıoğlu, bu saptamaya dayanarak Frankfurt Okulu’nun iletişim çalışmaları açısından tarihsel bir uğrakta bırakılmakla yetinilemeyecek ve kitle kültürü, ekonomi politik yaklaşım gibi kategorilerin içine sığdırılamayacak önemini vurgulamaya; iletişim nosyonlarına ilişkin sunduğu kimi zaman çelişkili görünen içgörülerini ve tam da bu içgörüler yoluyla yöneldiği özgürleşme arayışını göstermeye çalışmaktadır.


299 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9757298565; Boyut: 13,5x19,05 cm; Baskı Tarihi: Mart 2005
Özgün Dili: Türkçe

Sağduyu Filozofu Popper / İletişim ve Medya

Sağduyu Filozofu Popper / İletişim ve Medya

D.Beybin Kejanlıoğlu, Cemal Güzel

Bilim Sanat Yayınları

İletişim ve Medya
Frankfurt Okulu'nun Eleştirel Bir Uğrağı
D.Beybin Kejanlıoğlu
BİLİM VE SANAT YAYINLARI / İletişim Dizisi


İletişim çalışmalarının tarihçelerini sunan ya da iletişim alanındaki başlıca yaklaşımları sınıflandıran birçok yapıtta Frankfurt Okulu, kimileyin görmezden gelinmiş, kimileyin tarihsel bir uğrağa sıkıştırılıp bırakılmış, kimileyin de Okul’un bir ya da iki üyesinin düşüncelerinin kısmi yorumlarına yaslanan, birbirlerinden farklı ama hiçbiri de Okul’un mirasının çok yönlü doğasını barındırmayan kategorilerin içine hapsedilmiştir. Kejanlıoğlu, bu saptamaya dayanarak Frankfurt Okulu’nun iletişim çalışmaları açısından tarihsel bir uğrakta bırakılmakla yetinilemeyecek ve kitle kültürü, ekonomi politik yaklaşım gibi kategorilerin içine sığdırılamayacak önemini vurgulamaya; iletişim nosyonlarına ilişkin sunduğu kimi zaman çelişkili görünen içgörülerini ve tam da bu içgörüler yoluyla yöneldiği özgürleşme arayışını göstermeye çalışmaktadır.


0 sayfa, 2. hamurBoyut: 14cm x 19cm; Baskı Tarihi: Haziran 2006
Özgün Dili: Türkçe

Yeni Medya Yeni İletişim Ortamı

Yeni Medya Yeni İletişim Ortamı
Bilişim Teknolojileri Temelinde Haber Medyasının Yeniden Biçimlenişi
Nurcan Törenli

Bilim Sanat Yayınları / İletişim Dizisi Etiket: 9,00 TL

Medyayı eski/yeni biçiminde, yapay bir bölünmüşlük içerisinden değerlendirmek, her ikisinin kapitalist sistem içinde bir bütünü oluşturduklarını; birbirlerine eklemlenen, birbirlerini destekleyen yapıları ve işleyişleriyle sistemin güç- iktidar yapısına süreklilik kazandırdıklarını görememek anlamına gelecektir.
Bu anlamda yeni medyanın nerede ve nasıl kullanıldığı keder yeni iletişim ortamında bazen eski medyayla birlikte, bazen de tek başına gördüğü işlevler, haber medyasının yeniden biçimlenişinin ana hatlarına ışık tutmakta kullanılabilir.
Dolayısıyla bu bakış açısı gazete ve gazetecilik, haber üretimi, haber kaynakları, çalışma alışkanlıkları gibi çeşitli başlıklar altında habere yönelik iletişim ortamında yaşanan değişimi anlamamıza yardımcı olabilir.

Yeni Medya Yeni İletişim Ortamı

Yeni Medya Yeni İletişim Ortamı
Bilişim Teknolojileri Temelinde Haber Medyasının Yeniden Biçimlenişi
Nurcan Törenli

Bilim Sanat Yayınları / İletişim Dizisi Etiket: 9,00 TL

Medyayı eski/yeni biçiminde, yapay bir bölünmüşlük içerisinden değerlendirmek, her ikisinin kapitalist sistem içinde bir bütünü oluşturduklarını; birbirlerine eklemlenen, birbirlerini destekleyen yapıları ve işleyişleriyle sistemin güç- iktidar yapısına süreklilik kazandırdıklarını görememek anlamına gelecektir.
Bu anlamda yeni medyanın nerede ve nasıl kullanıldığı keder yeni iletişim ortamında bazen eski medyayla birlikte, bazen de tek başına gördüğü işlevler, haber medyasının yeniden biçimlenişinin ana hatlarına ışık tutmakta kullanılabilir.
Dolayısıyla bu bakış açısı gazete ve gazetecilik, haber üretimi, haber kaynakları, çalışma alışkanlıkları gibi çeşitli başlıklar altında habere yönelik iletişim ortamında yaşanan değişimi anlamamıza yardımcı olabilir.

Rızanın İmalatı / Kitle Medyasının Ekonomi Politiği

Rızanın İmalatı / Kitle Medyasının Ekonomi Politiği
Noam Chomsky, Edward S. Herman

Aram Yayınları Etiket: 25,00 TL



"Rızanın İmalatı", kitle medyasının çokça tartışılan manipülasyon, dezenformasyon, toplumun iktidar sahiplerinin çıkarları doğrultusunda yönlendirilmesi gibi işlevlerini ele alıyor. Kitabın temel tezi, belirleyici dinamikleri gözönüne alındığında kitle medyasının bir "propaganda aygıtı" gibi işlediği. Chomsky ve Herman, modern toplumlarda medyanın propaganda rolüne daha geniş bir anlam yüklüyorlar. Çoğumuz için propaganda, faşizm ve reel sosyalizm gibi totaliter yapılara özgü bir işleyişken, Chomsky ve Herman pekala bunun demokratik toplumlarda da geçerli olduğunu savunuyorlar. Yazarlara göre aradaki en önemli fark şu: Demokratik toplumlarda kitle medyası devlet katından belirlenmek yerine, içselleştirdiği değerlerle benzer bir amaca hizmet ediyor.

"Rızanın İmalatı"nın medya tartışmalarına getirdiği en önemli katkılardan birisi konuya kurumsal bir çerçeve kazandırması. Böylece, kitle medyasında çalışan gazeteciler ve editörlerin "toplumu nasıl yönlendiririm" diye planlar kuran insanlar olup olmadığı sorusu geçersiz kalıyor. Hatta bu kişiler çoğunlukla mesleki profesyonel ilkelere önem veren, dürüst gazeteciler. O halde nasıl oluyor da gerek dünyada gerekse Türkiye'de bazı toplumsal gündemler büyük medya organları tarafından sanki söz birliği etmişlercesine benzer şekilde ele alınıyor? Sorunun yanıtını, "Bir Propaganda Modeli" başlığını taşıyan ilk bölümde alıyoruz. Daha sonra örnek-olaylar temel alınarak sınanacak olan temel tez şöyle: Kitle medyasının işleyiş tarzını bazı yapısal süzgeçler belirler. Bu süzgeçlerden geçen haberler, bir anlamda zararlı bilgilerden arındırılır ve iktidar sahiplerinin gündemiyle çakışan bir çerçeve edinirler. Öncelikle medyanın büyük şirket yapıları olduğu, okur/izleyicilerin ödedikleri parayla değil reklam gelirleriyle yaşadıkları verilerle hatırlatılıyor. Ardından, kitle medyasının haber kaynakları ele alınıyor. Çizgiden çıkmaya çalışanları hizaya getiren "tepki üreticileri" üzerinde duruluyor. Son olarak, hakim ideolojik çerçevelerin medyanın işleyişini nasıl sınırlandırdığı tartışılıyor.

"Rızanın İmalatı" kitabında seçilen örnek-olaylar, medyanın sistematik yönelimlerini gözler önüne seriyor. Örneğin Amerikan medyasının insan hakları ihlalleri karşısında uyguladığı çifte standart, ister istemez Türkiye'de benzer çalışmalar yapmanın önemini akla getiriyor. Amerikan medyası, Orta Amerika gibi ABD'nin nüfuz bölgesindeki insan hakları ihlallerini görmezden gelirken, "düşman" devletlerdeki ihlalleri çok ayrıntılı şekilde ele alıyor. Türkiye'de kitle medyasının farklı failler tarafından işlenen insan hakları ihlallerine ne kadar yer ayırdığı karşılaştırmalı bir analizle ve belli bir dönem temel alınarak incelense ne tür sonuçlar elde edilirdi?

Kitapta üzerinde uzun uzadıya durulan bir başka örnek olay ise, Amerikan medyasının en azından 1968'den itibaren "eleştirel" olmakla övündüğü Vietnam Savaşı. Örneğin bazı muhafazakâr düşünce kuruluşları, medyanın liberal kanadını Vietnam Savaşı'nı yansıtırken "toplumun moralini bozmakla" suçlayacak kadar ileri gidiyorlar. Medyayla ilgili böyle bir savın, yani medyanın gerektiğinde dönüp sistemi de eleştirebilme yeteneğine sahip olduğunun doğruluğunu nasıl sınayabiliriz? "Rızanın İmalatı" medya eleştirmenlerinin, hatta alternatif medya aktivistlerinin başvurabileceği kullanışlı araçlar sunuyor: Sistem içinde taktik bir anlaşmazlık yaşanırken bu medyaya yansıyabiliyor ve medya görece monolitik karakterini kaybederek farklı görüşlerin tartışıldığı parçalara ayrılabiliyor. Peki hiçbir kanat tarafından tartışılmayan görüşler var mı? Yine aynı soruyu Türkiye medyası bağlamında sorabiliriz. Susurluk ve Şemdinli dosyaları açılırken sistematik olarak dışarıda bırakılan görüşler var mıydı? Buna ancak ampirik bir araştırma yanıt verebilir.

Çeviren: Ender Abadoğlu - 548 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9758242116; Boyut: 15x22cm; Baskı Tarihi: Mart 2006
Özgün Dili: İngilizce

İnternet Çağında Gazetecilik

İnternet Çağında Gazetecilik
Serhan Yedig, Haşim Akman

Metis Yayınları / Siyah - Beyaz Dizisi Fiyat: 2,00 TL


Sanayi devriminden daha önemli bir gelişme olarak nitelenen internet hayatımızda köklü değişiklikler yarattı. İnternetten en çok etkilenen alanlardan biri de medya ve gazetecilik.

İnternetin yazılı basını ortadan kaldırıp kaldırmayacağı, gazeteciliği nasıl etkileyeceği tartışılırken, değişimler olağanüstü tempoda kendini gösterdi. Hemen hemen bütün günlük ulusal gazeteler internette de yayımlanmaya başladı. Sadece internette yayım yapan pek çok haber sitesi kuruldu. Kuşkusuz bu değişim, yeni soruları ve sorunları da bereberinde getirdi.

İşte internet Çağında Gazetecilik, bu değişimi ve bu değişimin ortaya çıkardığı mesleki, teknik, etik ve hukuki sorunları, Türkiye ve Almanya'daki yüksek tirajlı gazetelerin internet pratikleri ışığında, deneyimli editörlerin kaleminden aktarıyor. Kitap ayrıca internetle ilgili Türkiye'deki yasal mevzuatın ve RTÜK Yasası'yla yapılmak istenen düzenlemelerin eleştirel bir analizine yer veriyor.


189 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-342-366-7; Boyut: 14cm x 20cm; Baskı Tarihi: 2002
Özgün Dili: Türkçe

Türkiye'de Gazetecilik, Gazeteler, Gazeteciler

Türkiye'de Gazetecilik, Gazeteler, Gazeteciler
Haluk Besen

İnkılap Kitabevi / İnceleme Dizisi

Lugat ve Ansiklopedilere bakıldığı zaman gazete ve gazeteci ile gazeteciliğin anlamları ortaya çıkıyor. Böylece kitabımızın konusu olan gazeteci, gazetecilik ve gazeteler konuları anlam bakımından belirlenmiş oluyor. "Dictionnaire"de tanımlar şöyle: Gazete: Journal, Gazette Gazeteci: Journaliste Gazetecilik: Journalisme Muhabir: Correspondant Bu kitabın yazarına göre gerçek gazeteci haber toplayan, haber kaynaklarını doğru kullanan, elde ettiği bilgileri tarafsız olan yayın organına veren kişi, yani muhabirdir... (Kitabın İçinden)

263 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-10-1193-0; Boyut: 13cm x 19cm; Baskı Tarihi: 1997
Özgün Dili: Türkçe

Utanıyorum Ama Gazeteciyim / Türkiye ve Yunanistan'da Gazetecilik

Utanıyorum Ama Gazeteciyim / Türkiye ve Yunanistan'da Gazetecilik
L. Doğan Tılıç

İletişim Yayınları / Bugünün Kitapları Dizisi

Gazetecilik nasıl yapılıyor; iletşim süreci nasıl işliyor? L.Doğan Tılıç, bu sürecin asli faillerinden olan gazetecileri sorgulayarak bu soruların cevabını arıyor. 'Gazeteciliğin görünmeyen yüzü'nü paparazzi bakışıyla teşhir eden bir 'gazeteci kitabı' değil elinizdeki... Medya kuramlarından birisinin uyarlamasını yapan akademik bir saha çalışmasının ufkunu da aşıyor. Gazeteciliğin 'gerçek hayatta' nasıl icra olunduğunu, yine gazetecilerin kendi işlerine bakışları üzerinden tasvir ederken, iletişim sürecinin önemli bir bileşenini çözümlemiş oluyor. Böylelikle, medyanın işleyişine dair bakışımızı netleştirmemize ciddi bir katkıda bulunuyor. Tılıç'ın savına göre, gazeteciler içinde oldukları utanılası duruma karşın gene de medya sürecinin demokratikleşmeye en açık halkasını oluşturuyorlar. Utanıyorum Ama Gazeteciyim'in çok önemli bir başka cephesi var: Konuyu, Türk ve Yunan basını ve gazetecileri örneğinde inceliyor. İki ülkenin basınında sahiplik yapısını, meslek anlayışını kıyaslıyor... Ve tabii resmiî ideeolojiye ve milliyetçiliğe 'tutkunluklarını' ... Kitap, Türk-Yunan ilişkilerine getirdiği bakış açısı ile de, bu kronik sorunla ilgili zengin veriler sağlıyor.

392 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-470-680-4; Boyut: 13cm x 19cm; Baskı Tarihi: 1998
Özgün Dili: Türkçe

2000'ler Türkiye'sinde Gazetecilik ve Medyayı Anlamak

2000'ler Türkiye'sinde Gazetecilik ve Medyayı Anlamak
L. Doğan Tılıç

Su Yayınları

Savaşın ilk kurbanı hep gerçekler olurmuş... İkiz Kuleler ve Pentagon'a çakılan uçaklar da dünyayı bir savaş havasına soktu. Afganistan bombardımanı ile başlayan savaşta yine gerçekler mi kurban edilecek? Savaş koşullarında gazetecilik nasıl yapılır? Ulusal güvenlik, ulusal çıkar ve devlet sırrı gibi, gazeteciler için son derece netameli konular medyanın gündeminde... "Özgür basının beşiği" olarak bilinen Britanya ve ABD'de de bile sansürün ayak sesleri duyuluyor. Ulusal güvenlik, devlet sırrı gibi kavramlar ne anlama geliyor? Bir bilginin "sır" olduğuna, onu yazmanın ulusal çıkara aykırı olduğuna kim, nasıl karar veriyor? Medya ve demokrasi arasında nasıl bir ilişki var? İkiz Kuleler; demokrasi, özgürlükler, insan hakları ve sivil toplum örgütleri üzerine de mi yıkılacak? Peki kamu yararı nedir? Dünyanın savaşa sürüklendiği günlerde ve yüzbinlerce insanın işinden, aşından olduğu Türkiye'de hala nasıl televole haberciliği, habeğlendiricilik yapılabiliyor? "Doğruyu söyleme mesleği" olan gazetecilik bugün nasıl yapılıyor; internet, multi-medya ve dijital teknolojinin hakim olacağı gelecekte nasıl yapılacak? Medya sisteminin gerçekte nasıl işlediğini biliyor muyuz? Medyayı tanımadan, ondan gelen haberleri doğru okuyup doğru anlayabilir miyiz? İşte medyayı anlamak ve anlatmak üzere kaleme alınan bu kitap; Üzeyir Garih cinayetinden Usame Bin Ladin haberlerine kadar Türkiye gazetecilik pratiğinden pek çok güncel örneği de irdeleyerek, yukarıdaki sorulara yanıt ararken tarihe de tanıklık ediyor.

240 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-6709-21-9; Boyut: 13cm x 19cm; Baskı Tarihi: 2001
Özgün Dili: Türkçe

Gazetecilik ve Habercilik

Gazetecilik ve Habercilik
Sevda Alahkuş

Ips İletişim Vakfı / Habercinin El Kitabı Dizisi

"Gerçek" dediğimiz şey, her zaman bir temsil ya da aracıyla/dolayımla bize ulaşan bir şey. Ek olarak, her temsil edimi, her zaman bir yerden/taraftan gerçekleşiyor. Öyle ya, kameranızı gerilimin dorukta olduğu bir siyasal mitingde, güvenlik güçlerinin arasından katılımcılara çevirirseniz bu birincileri; tersine, katılımcılar arasından güvenlik güçlerine doğru çevirirseniz, bu defa da bu ikincileri "saldırgan" olarak temsil etmiş olursunuz. Başka ifadeyle, haber bir kurguya dayanıyor, bu kurgu da gazetecinin/habercinin çoğu zaman gayrı-iradi olarak konumlandığı ancak her zaman "siyasal" nitelik taşıyan, bir çerçeveleme içinde gerçekleşiyor. Yani, taraflanmadan bir gerçeklik kurmak (haber yapmak) mümkün değil. Dolayısıyla da haber, sadece tarafsızmış, nesnelmiş, dolayısıyla gerçeği anlatıyormuş gibi yapan, aslında ise bize kurgusal bir öykü anlatan bir şey.

216 sayfa, 2. hamurBoyut: 12x19,5; Baskı Tarihi: 2003
Özgün Dili: Türkçe

Türk Basın Tarihi'nde Yerel Gazetecilik

Türk Basın Tarihi'nde Yerel Gazetecilik
Atilla Girgin

İnkılap Kitabevi / Kültür Eğitim Dizisi

"Türk Basın Tarihi'nde Yerel Gazetecilik" olgusu incelenirken ele alınan ilk konu "Osmanlı Basını" olmuştur. Bu çerçevede, Osmanlı'da ilk gazetelerin ortaya çıkışı ve gelişmesi konuları üzerinde durulmuş, daha sonra da yerel basının, (Anadolu basını ya da taşra basını) öncüleri "vilayet gazeteleri" incelenmiştir.

Bu yöntemdeki amaç, ister İstanbul basını olsun, ister ulusal basın olsun ya da yerel basın olsun, bir ülkedeki basının, ortak ya da benzer özellik ve de sorunları bulunduğunun saptanmasıdır.

Nitekim, Devlet'in amaçlarına uygun bir araç olarak çıkartılan ve "resmi basın" özelliğini taşıyan ilk Osmanlı gazetelerinden sonra, bu kez bazı kişiler, doğrudan ya da dolaylı desteklenerek "yarı resmi basın" yayımlattırılmıştır.
(Giriş)



274 sayfa, 1. hamur, ISBN: 9751017084; Boyut: 16 x 24 cm; Baskı Tarihi: 2006

Medya ve Gazetecilikte Etik Sorunlar

Ayrıntı Yayınları / İnceleme Dizisi Etiket: 14,00 TL

Medya araştırmaları, yüzyılın ikinci yarısına dek, sanayi toplumunun yol açtığı köklü değişimlerle uğraşıyordu. Temel sorun, sürüden ayrılan kuzular olarak görülen 'yalnız kalabalıklar'ın modernleşme rotasında hangi politik güçlere yem olacağı iken, insani idealler alanının yalnızca küçük bir felsefeciler topluluğuna dert olması şaşırtıcı değildi. Bilim olduğunu kanıtlamaya çalışan medya incelemelerinin normatif sorularla vakit kaybetmesi abesti. İnsan dediğiniz, maddi ya da manevi bazı parametrelerce belirlenen bir yaratıktı sonuçta. Aşkınlık; kişinin mesleki ve toplumsal işlevlerinin, içinde doğduğu kültürün ötesine gitme ya da en azından sınırlarını zorlama yetisi felsefecilerin kuruntusuydu ve böyle bir yeti varsa bile bu küçük bir topluluğun imtiyazıydı. Oysa Babil efsanesinde 'medyatör'ün görevi değil miydi 'aşkın' ile 'dünyevi'nin arabuluculuğunu yapmak, 'akıl' ile 'el'i birleştiren yürek olmak? Ancak tarih içinde meydanın merkez ve çevre arasındaki iletişimi sağlama işlevi farklı anlayışlar tarafından çok farklı biçimlerde kullanıldı. Bugün ise medya ve gazetecilik pratiği, işlevselliklerinin ötesinde, sanayi-sonrası toplumdaki görüntü ve simge bolluğunun temel taşıyıcısı haline geldi. Devlet, kamu alanı ve özel alan arasındaki sınırların bulanıklaşmasında medyanın oynadığı rol arttı ve tartışma konusu oldu. Bireyin, özel alanın öne çıktığı bu kriz ortamında, simge ve görüntü dünyasının yeniden üretilmesine rol alan aktörlerin sorumlulukları anımsanmak zorunda kalındı. Elinizdeki kitap böyle bir kriz ortamının ürünüdür. Medya ve gazetecilik pratiğini daha önceleri marjinal bir sorun olarak kabul edilen etik boyutuyla sorgulayan yazıların, aydınların ve medya araştırmacılarının yanı sıra medya sektöründe ekmek parası ile meslek ahlâkı arasındaki dar sokakta ter döken gazetecileri de yakından ilgilendirmektedir. Kitap öncelikle, ülkemizde çok sözü edilmekle birlikte herhangi bir sistematiğe dayanmayan arayışların bir çıkmaza girmesinden korkanlara seslenirken, gazetecilik ve yayıncılığın etik boyutunu önemseyenlere bu arayışlarında yalnız olmadıklarını anımsatmaktadır. Vazifesini yaparken gözlerini kapatamayanlar, evet sizler, bir adım öne çıkabilir ve kitaptaki yazılarla söyleşmeye başlayabilirsiniz...

221 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-539-218-1; Boyut: 13cm x 19cm; Baskı Tarihi: 1998
Özgün Dili: Türkçe; Özgün Adı: Ethical Issues in Journalism and the Media

Gazetecilikte Ilk Yazılarım

Gazetecilikte Ilk Yazılarım
Hüseyin Rahmi Gürpınar

Özgür Yayıncılık / Türk Edebiyatı Dizisi Etiket: 15,00 TL

Hüseyin Rahmi Gürpınar'ın gazeteciliğe başladığı 16-6.1888 tarihli Tercüman-ı Hakikat gazetesinde neşredildikten sonra gazetenin sahibi merhum Ahmet Mithat Efendi tarafından beğenilerek seçilmiş bu yazıları üç kitapçık halinde Müntehabat-ı Hüseyin Rahmi adıyla bastırılmıştır. Değişik konuları içeren bu yazılar aradan 100 sene geçmesine rağmen hâlâ canlılığını korumaktadır.

390 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-447-113-4; Boyut: 13cm x 19cm; Baskı Tarihi: 1999
Özgün Dili: Türkçe

Gazetecilik

Gazetecilik
Uğur Mumcu

Uğur Mumcu Vakfı Yayınları / Seçmeler Dizisi Etiket: 11,00 TL

"... Uğur Mumcu daha ilk yazılarında, ince mizahı ve yazma tutkusuyla kendisini kabul ettirdi. ... Bir başına bir adam...



Bence başarıya mahkumdu. Kuşağının, aydının, demokrasinin sesi oldu çünkü. "Türkçe'nin kara cümlesini" yakalamıştı. ... Büyük kamu hukuku birikimini, güncel olayın, siyasetin, kavganın içinde kullanmayı bildi. ... Her zaman açık yürekli oldu; cesur davrandı, risklerden korkmadı. Ve elbette en önemli nitelik, eli gerçekten kalem tutuyordu. ... Sadece bir yazar, yalnızca bir gazeteci olarak kalmadı; bir düşünür, bir özgürlük savaşçısı, bir siyaset ve hukuk adamı olarak da belirdi. ... 68'lerin açık alnı...

Günlük yazı, kişiyi ister istemez yenilemelere götürür. Uğur Mumcu, yinelemeye en güzel işlevi kazandırdı: Düşünsel mine'leme...
Okunaklı, orta boy, dev adam..."

(Cemal Süreya, "99 Yüz", s. 353-354)


375 sayfa, Ciltsiz. hamur, ISBN: 975-8084-74-7; Boyut: 12cm x 19cm; Baskı Tarihi: 1998
Özgün Dili: Türkçe

Şu Benim Gazetecilik

Şu Benim Gazetecilik
Yaşadıklarım
Emin Çölaşan

Doğan Kitapçılık Etiket: 14,00 TL

Emin Çölaşan yılların gazetecisi. Bu süreçte başına neler geldi neler! Sahteleri bile çıktı, acı ve tatlı nice olay yaşadı.
Siyasetçilerle, gazetecilerle, okurlarıyla, ülkemizin en ünlü kişileriyle ve sokaktaki hiç tanımadığı insanlarla ilginç anılar paylaştı.
Meslekte her şeyi, tüm duyguları yaşadı. Güldü, kızdı, eğlendi, şaşırdı, sinirlendi, gurur duydu, hayal kırıklığına uğradı, işletti, işletildi!
Çölaşan bu kitabında yaşadıklarının bir bölümünü size anlatıyor. Okurken siz de bazen gülecek, bazen kızacaksınız.
Belki de gözleriniz dolacak.
Okurlar ve kamuoyu ünlü bir gazeteciyi onun vitrini olan köşesinden, yazılarından tanır. Ama o gazetecinin günlük yaşamında bir de "perdenin arkası" vardır ki, hiç bilinmez. Emin Çölaşan bu kitabında kendine özgü "perde arkasını" aralıyor. Sizi başka bir dünyaya, kendi gazetecilik yaşamının bilinmeyenlerine ve `yaşadıklarına' götürüyor.
Bir solukta okuyacaksınız, bazı bölümlere belki inanamayacaksınız. Ama hepsi gerçek.

230 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9752932843; Boyut: 13,5x21 cm; Baskı Tarihi: Şubat 2005
Özgün Dili: Türkçe

Ateş Altında Gazetecilik Savaş ve Savaş Haberciliği

Ateş Altında Gazetecilik
Savaş ve Savaş Haberciliği
Mete Çubukçu

Metis Yayınları / Siyahbeyaz Metis Güncel Dizisi Etiket: 17,50 TL

Ülkemizde gazetecilik ve habercilik, özellikle savaş muhabirliği alanında uzun yıllar dış kaynaklara, küresel haber ajanslarına bağımlı olmuştur. Son on, on beş yıldır bu gerçeğin önemli ölçüde değiştiğine tanık oluyoruz. Bunu şüphesiz.en başta savaş bölgelerinde görev yaparı gazetecilere borçluyuz.
Mete Çubukçu, savaş gazeteciliği deyince ilk akla gelecek isimlerden biri. 1992'den bu yana Afganistan, Filistin, Bosna, Azerbaycan, Irak, Kosova, Çeçenistan, Cezayir, Lübnan gibi kriz ve savaş bölgelerinde, ateş altındaydı. Bizler televizyonlarımızın başında onun gözlerinden olup biteni anlamaya çalıştık.

"Aslında savaşta yaşananların, orada olmayanlara bire bir aktarılabileceğine pek inanmıyorum," diyor Çubukçu, "Ancak savaşın haber verirken aktaramadığım, bir yaşanmışlık olarak bende kalmış yanlarını, öğrendiklerimi, başka gazetecilerin deneyimleriyle birlikte paylaşmak istedim. Bu kitapta savaş habercilerinin öyküsünü, savaşta gazeteciliğin nasıl yapıldığını, etiğin önemini, muhabirlerin objektif olup olmadığını, tarafsız kalıp kalamadığını, yapılan bir yanlışın neye mal olabileceğini, nelere dikkat edilmesi gerektiğini bulacaksınız... Bir gazeteci ve bir insan olarak orada, savaşın tam ortasında olmanın ne demek olduğunu ifade etmeye çalışıyorum - savaşı sadece ekranda görmüş insanlar için, âma en çok da savaş muhabirliğine ilgi duyan genç gazeteciler için...”



279 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9753425163; Boyut: 13,5x19,5 cm; Baskı Tarihi: Nisan 2005
Özgün Dili: Türkçe

12 Eylül ve Andıçlanan Gazetecilik

12 Eylül ve Andıçlanan Gazetecilik
Oral Çalışlar

Güncel Yayıncılık Etiket: 12,50 TL


247 sayfa, 2. hamur, ISBN: 975611732X; Boyut: 14x21cm; Baskı Tarihi: Şubat 2006
Özgün Dili: Türkçe

Haramzadenin Dönüşü Bir soruşturmacı gazetecilik serüveni

Haramzadenin Dönüşü
Bir soruşturmacı gazetecilik serüveni
Uğur Dündar, Haluk Şahin

Güncel Yayıncılık / Araştırma Kitaplığı Dizisi Etiket: 15,00 TL


Uğur Dündar ve Haluk Şahin Haramzadenin Dönüşünü Sorguluyor

Soruşturmacı televizyon gazeteciliğinin bir numaralı ustası Uğur Dündar ile iletişim bilimi dünyasının önde gelen ismi ve usta yazar Haluk Şahin yeniden bir araya geldiler ve basın tarihimizin en kapsamlı soruşturmacı habercilik dosyasına son noktayı koydular.

İstanbul'da başlayıp, İzmir, Denizli, Londra, New York, Greenwich ve Cayman adalarına uzanan ve tam 12 yıl süren soluk kesici bir serüven... Bir ihbar telefonuyla başlayan araştırma ve soruşturma zinciri, başta Uğur Dündar olmak üzere bir grup yılmaz gazeteciyi nasıl dünyanın uzak köşelerine, karakollarına, mahkeme koridorlarına sürükledi?

Amerikan vizesi alabilmek için kendi ülkesine hakaret eden "haramzade" Halil Bezmen Türkiye'ye hangi yüzle döndü? Şimdi ne gibi yalanlar söylüyor? Doğrular neler? Mahkeme kararları, maliye belgeleri, SSK yetkilileri ne diyorlar?

Gazetecilik mesleğine ilgi duyan, soruşturmacı televizyon habercilerinin nasıl çalıştıklarını merak eden, Türkiye'de bazı dolapların nasıl döndüğünü ve bir tekstil imparatorluğunun nasıl çöktüğünü öğrenmek isteyen herkesin mutlaka okuması gereken ibret dersleriyle dopdolu bir kitap...

279 sayfa, 2. hamur, ISBN: 975-6117-55-9; Boyut: 13x19,5 cm; Baskı Tarihi: Ağustos 2006
Özgün Dili: Türkçe

Vasfiye Abla Gazetecilikte 56 Yıl / Bâbıâli'nin Çınarları

Vasfiye Abla
Gazetecilikte 56 Yıl / Bâbıâli'nin Çınarları
Süleyman Boyoğlu

Truva Yayınları / Türk Edebiyat /



Sülün Osman'ın Kulak Isırması...

Neden Sendikacı Oldum?..

Ecevit'ten Anadolu Ajansı Genel Müdürlüğü Teklifi...

Kanlı 1 Mayıs...

Vasfiye Abla Afganistan'da...

Abdi İpekçi'nin Öldürülmesi...

Adliye Koridorları...

Hasan Pulur'un Milliyet'e Dönüşü

Çetin Emeç Otomobilini Önerir...

Yaşar Okuyan'la Anısı...

Bülent Ersoy Adliye'de...

Enteresan Cinayetler Yazı Dizisi...

Uğur Mumcu İle Aynı Konferans'ta...

Pakistan Gezisi

Çanakkale Şehitliği...

368 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9789944212595; Boyut: 14 x 20 cm; Baskı Tarihi: Ağustos 2008
Özgün Dili: Türkçe

Temel Gazetecilik Oya Tokgöz

Temel Gazetecilik; kitabının ilk iki baskısı, gerek lisans düzeyinde gazetecilik eğitimi gören öğrencilerin, gerekse gazeteciliğe ilgi duyanların, bu meslekle tanışmalarını, gazetecilik terminolojisiyle ilgili kavramları öğrenmelerini sağlamak için hazırlanmıştı.

Kitabın üçüncü basımında, gazetecilikle ilgili temel kavramların genelde kitle iletişimi ile ilişkisi kurulmakta; gazetecilik-haber sosyolojisi ilişkisi değerlendirilmektedir. Haber yazma yönünden çeşitli Türk gazetelerinden seçilmiş uygulama örneklerinin yanında, yazılı gazeteciliğin dünyada değişime girme nedenlerinin de yer aldığı bu kitap, A. Ü. İletişim Fakültesi'nde verilen "Haber Toplama ve Yazma Tekniği" ve "Temel Gazetecilik" derslerinin ürünüdür.

Temel Gazetecilik
Oya Tokgöz
İmge Kitabevi Yayıncılık