16 Haziran 2009 Salı

Medyanın Ekonomi Politiği

Rızanın İmalatı / Kitle Medyasının Ekonomi Politiği
Noam Chomsky, Edward S. Herman

Aram Yayınları

"Rızanın İmalatı", kitle medyasının çokça tartışılan manipülasyon, dezenformasyon, toplumun iktidar sahiplerinin çıkarları doğrultusunda yönlendirilmesi gibi işlevlerini ele alıyor. Kitabın temel tezi, belirleyici dinamikleri gözönüne alındığında kitle medyasının bir "propaganda aygıtı" gibi işlediği. Chomsky ve Herman, modern toplumlarda medyanın propaganda rolüne daha geniş bir anlam yüklüyorlar. Çoğumuz için propaganda, faşizm ve reel sosyalizm gibi totaliter yapılara özgü bir işleyişken, Chomsky ve Herman pekala bunun demokratik toplumlarda da geçerli olduğunu savunuyorlar. Yazarlara göre aradaki en önemli fark şu: Demokratik toplumlarda kitle medyası devlet katından belirlenmek yerine, içselleştirdiği değerlerle benzer bir amaca hizmet ediyor.

"Rızanın İmalatı"nın medya tartışmalarına getirdiği en önemli katkılardan birisi konuya kurumsal bir çerçeve kazandırması. Böylece, kitle medyasında çalışan gazeteciler ve editörlerin "toplumu nasıl yönlendiririm" diye planlar kuran insanlar olup olmadığı sorusu geçersiz kalıyor. Hatta bu kişiler çoğunlukla mesleki profesyonel ilkelere önem veren, dürüst gazeteciler. O halde nasıl oluyor da gerek dünyada gerekse Türkiye'de bazı toplumsal gündemler büyük medya organları tarafından sanki söz birliği etmişlercesine benzer şekilde ele alınıyor? Sorunun yanıtını, "Bir Propaganda Modeli" başlığını taşıyan ilk bölümde alıyoruz. Daha sonra örnek-olaylar temel alınarak sınanacak olan temel tez şöyle: Kitle medyasının işleyiş tarzını bazı yapısal süzgeçler belirler. Bu süzgeçlerden geçen haberler, bir anlamda zararlı bilgilerden arındırılır ve iktidar sahiplerinin gündemiyle çakışan bir çerçeve edinirler. Öncelikle medyanın büyük şirket yapıları olduğu, okur/izleyicilerin ödedikleri parayla değil reklam gelirleriyle yaşadıkları verilerle hatırlatılıyor. Ardından, kitle medyasının haber kaynakları ele alınıyor. Çizgiden çıkmaya çalışanları hizaya getiren "tepki üreticileri" üzerinde duruluyor. Son olarak, hakim ideolojik çerçevelerin medyanın işleyişini nasıl sınırlandırdığı tartışılıyor.

"Rızanın İmalatı" kitabında seçilen örnek-olaylar, medyanın sistematik yönelimlerini gözler önüne seriyor. Örneğin Amerikan medyasının insan hakları ihlalleri karşısında uyguladığı çifte standart, ister istemez Türkiye'de benzer çalışmalar yapmanın önemini akla getiriyor. Amerikan medyası, Orta Amerika gibi ABD'nin nüfuz bölgesindeki insan hakları ihlallerini görmezden gelirken, "düşman" devletlerdeki ihlalleri çok ayrıntılı şekilde ele alıyor. Türkiye'de kitle medyasının farklı failler tarafından işlenen insan hakları ihlallerine ne kadar yer ayırdığı karşılaştırmalı bir analizle ve belli bir dönem temel alınarak incelense ne tür sonuçlar elde edilirdi?

Kitapta üzerinde uzun uzadıya durulan bir başka örnek olay ise, Amerikan medyasının en azından 1968'den itibaren "eleştirel" olmakla övündüğü Vietnam Savaşı. Örneğin bazı muhafazakâr düşünce kuruluşları, medyanın liberal kanadını Vietnam Savaşı'nı yansıtırken "toplumun moralini bozmakla" suçlayacak kadar ileri gidiyorlar. Medyayla ilgili böyle bir savın, yani medyanın gerektiğinde dönüp sistemi de eleştirebilme yeteneğine sahip olduğunun doğruluğunu nasıl sınayabiliriz? "Rızanın İmalatı" medya eleştirmenlerinin, hatta alternatif medya aktivistlerinin başvurabileceği kullanışlı araçlar sunuyor: Sistem içinde taktik bir anlaşmazlık yaşanırken bu medyaya yansıyabiliyor ve medya görece monolitik karakterini kaybederek farklı görüşlerin tartışıldığı parçalara ayrılabiliyor. Peki hiçbir kanat tarafından tartışılmayan görüşler var mı? Yine aynı soruyu Türkiye medyası bağlamında sorabiliriz. Susurluk ve Şemdinli dosyaları açılırken sistematik olarak dışarıda bırakılan görüşler var mıydı? Buna ancak ampirik bir araştırma yanıt verebilir.

Çeviren: Ender Abadoğlu - 548 sayfa, 2. hamur, ISBN: 9758242116; Boyut: 15x22cm; Baskı Tarihi: Mart 2006
Özgün Dili: İngilizce

Hiç yorum yok: