12 Şubat 2010 Cuma

İtalyan Prof. Marco Clementı İle Terör, Derin devlet, Mafya Ve Bir Başbakan Cinayeti Üzerine…


Geçen hafta, Aldo Moro'yu öldüren ve Kızıl Tugaylar'ın ömür boyu hapis cezasına mahkûm lideri Mario Moretti ile yaptığımız söyleşiyi okumuştunuz. Bu kez sorularımızı yanıtlayan, Mart 1978'de kaçırılan Aldo Moro'nun rehin tutulduğu 55 gün boyunca İtalyan politikacıların tutumu ve üyelerinin çoğunu sıradan işlerde çalışan kamufle insanların oluşturduğu Kızıl Tugaylar'ın (Brigate Rosse- BR) tarihi üzerine kitapları bulunan, Kalabrien Üniversitesi'nden Prof. Marco Clementi. Bu cinayetin İtalyan siyaseti için bir utanç olduğu görüşünde. İşte, Moro'nun Papa'ya yazdığı mektup, Kızıl Tugaylar'ın mafya ve gizli örgütlerle bağlantıları ve kısa süre önce ortaya atılan "cinayetin ardında CIA var" iddiasına ilişkin, Prof. Clementi'nin söyledikleri…

Aldo Moro İtalyan politikasında nasıl bir rol oynuyordu ve neden bu kadar önemliydi?
Moro o dönemde İtalyan Hıristiyan Demokrat Partisi'nin (DC) başkanıydı. Geçmişte de başbakan ve dışişleri bakanlığı yapmıştı. İtalya'da kurmak istediği yeni bir demokraside merkezi bir rol oynamasını istediği DC'nin de 30 yıllık iktidarın ardından reforma ihtiyacı vardı. 1960'larda Moro, İtalyan Sosyalist Partisi (PSI) ile bir koalisyon hükümeti kurmuş, 1970'lerde de İtalyan Komünist Partisi (PCI) ile diyalog arayışına girmişti.
- Moro'nun öldürülmesinin DC ve PCI üzerinde etkisi ne oldu?
Moro, DC içinden PCI ile diyalog yürütebilecek tek politikacıydı. Öldürülmesinin ardından DC ve PCI üç ay süren bir koalisyon kurdu, ardından da DC hükümette, PCI muhalefette kaldı.
- Moro, rehin tutulduğu 55 günde kurtarılma ümidini ne zaman yitirdi? Hükümete gönderdiği mektuplardaki politikacılara yönelik öfke ve tehditleri siyasal mı kişisel mi yoksa her ikisi birden miydi?
Moro, Papa'ya bir mektup yazarak insani yardım çağrısında bulundu. Papa da Moro'nun bu çağrısı üzerine BR'ye bir mektup yazdı ve "Karşılığında herhangi bir talepte bulunmadan Aldo Moro'yu bırakmanızı rica ediyorum" dedi. Bunun üzerine Moro'nun son ümidi de ortadan kalktı. Hükümet ve partisi tarafından yalnız bırakılmış, siyasi gücü de bu 55 günlük süreçte bir anda sıfırlanmıştı. Büyük bir siyasetçi için bu çok zor bir durum. Öfkeli, kırgın ve yapayalnızdı. Yani her ikisi de olabilir.
- Moro'nun tutukluluğu sırasında bir rahibin gizlice yanına getirildiği doğru mu?
Moro'nun gizlendiği hücrede Mario Moretti ve diğer üç Brigadist (BR üyesi) dışında kimse yoktu ve eve başkası giremiyordu. Böyle bir ziyaret de zaten çok riskli olurdu.
- Moro'nun ölmesini isteyen güçler var mıydı?
Hayır. Moro'nun kaçırılması ve öldürülmesinin ardında böyle bir politik komplo söz konusu değildi. Onun öldürülmesini radikaller dahil, tüm sol yapılanmalar istemiyordu. BR için de öldürmek en son çözümdü. Hatta bu 55 günde taleplerini sadece "tanınma" noktasına kadar indirgemişlerdi. Hükümete en son "BR diye bir hareketin olduğunu tanımanızı ve onu siyasal muhatap olarak aldığınızı duymak istiyoruz" talebini bildirmişti. Yani tutukluların serbest bırakılması isteminden geri adım atmışlardı. Ancak hükümet herhangi bir tanıma ya da diyalog girişimini kabul etmedi.
- İtalya Başbakanı'nın komünistlerle işbirliğine gittiği için ABD tarafından gözden çıkarıldığını iddia eden Steve Pieczenik (ABD Dışişleri Bakanlığı'nın uluslararası kriz yönetimi uzmanı"Aldo Moro'yu Biz Öldürdük" adlı kitabın yazarı.) CIA ajanı mıydı? Amerika'nın Moro olayıyla bağlantısı nedir? Francesco Cossiga'nın (Eski İtalya İçişleri Bakanı. Başbakan kaçırılınca kurulan Kriz Komitesi'nin, henüz Moro öldürülmeden öldüğünü iddia eden sahte bir bildiri yayımlama kararı aldığını birkaç hafta önce doğruladı.) yaptığı açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Steve Piecznik CIA ajanı değil. ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından Moro'nun kaçırılması olayı üzerine İtalya'ya gönderiliyor. Cossiga o dönemde İçişleri Bakanı, onunla birlikte çalışıyor. İtalyan devletinin BR ile herhangi bir diyaloga oturmasını istemiyor. Vaktin Moro'yu arayarak geçirilmesi gerektiğini düşünüyor. İtalyan polisi iyi çalışmıyor ve Piecznik Nisan 1978'de İtalya'yı terk ediyor. Hükümet, BR ile görüşmemenin Moro'nun ölümü anlamına geldiğini biliyordu. Cossiga 2005'te de bu açıklamayı yapıyor. Yani İtalyan devleti nisan ayında Moro'yu feda ediyor.
-BR ile diyaloğa girilmemesi konusunda hükümetteki tüm parti ve güçler neden bu kadar katı ve yekvücuttu?
PCI parlamentoda çoğunluktaydı ve BR ile herhangi bir diyalog girişimini kesinlikle reddediyordu. DC ile diyalog kurmak belki daha kolay olurdu. Ancak bu da yalnızca kapalı kapılar ardında gerçekleşebilirdi. BR ise kamuoyunun gözü önünde bir görüşme istiyordu.
- Aldo Moro hükümet, devlet ve politikacılar hakkında karanlık ilişkiler ve çeşitli suçlamaları da içeren açıklamalarda bulunmuştu. Moro'nun yazılarının BR tarafından yok edildiği doğru mu?
BR hiçbir yazıyı yok etmedi. Hatta başlangıçta her şeyi açık etmeyi düşünüyorlardı. Ancak bunu yaz döneminden sonra yapmaya karar verdiler. Milano'da bu konuyla ilgili çalışan Brigadistler'in ekim ayında yakalanmasıyla arşivler de polisin eline geçti. Şu anda orijinal dokümanlar ve kopyaları arşivlerde bulunabilir.

Ruh çağırma seansında Prodi de vardı!
- BR'nin Aldo Moro'ya NATO'yla ilgili yönelttiği sorular nelerdi?
BR, Moro'dan NATO'nun "antiguerriglia" (anti gerilla) stratejisinin olup olmadığı, bu stratejinin boyutları ve ABD'nin İtalyan terör karşıtı politikasındaki rolü üzerine de Moro'dan açıklama yapmasını istemiş; ancak Moro'nun bu konuda anlatacak fazla bir şeyinin olmadığı kanısına varmıştı.
- Peki Moro'nun Gladio'ya ilişkin açıklamaları var mıydı?
Gladio İtalyan devletine karşı yapılacak her türlü saldırıya karşı kurulmuş bir devlet örgütlenmesi. Moro'nun bu konuyla ilgili açıklamaları yok.
- Moro'nun rehinelik sürecinde Yunanistan ve Almanya, İtalyan hükümetine neden baskı yaptı?
Her ikisi de kendi ülkelerindeki "sol terörden" ötürü "teröristlerle" diyalog kurulmasını kesinlikle istemiyorlardı. Bu nedenle İtalya'da da BR hareketine ilişkin böyle bir baskı uyguladılar.
- Eski İtalya Başbakanı Romano Prodi, Moro'nun nerede tutulduğuyla ilgili doğru bir bilgi vermişti. Bu bilgiyi nereden edinmiş olabilir?
Olay şöyle gelişiyor: Bolonya'dan Prodi ve diğer genç profesörler bir "ruh çağırma" seansına katılıyor. Bu seansta "Gradoli" ismi ortaya çıkıyor. Moro'nun Gradoli'de olduğu ihtimalinde karar kılınıyor. Prodi de bu bilgiyi devlete bildiriyor. Ancak Gradoli bir bölge zannedilip, Via Gradoli bölgesinde çok kapsamlı bir araştırma yapılsa da bir şey bulunamıyor çün-
kü Moro Roma'da Via Gradoli isimli bir semtte tutuluyor. Roma'da bu semti araştırmak polisin aklına gelmiyor yani.
- Serbest bırakılsaydı Moro'nun hükümete ve politikacılara zarar vereceği iddia ediliyor. Sizce Moro salıverilseydi devlet için sorun olabilir miydi?
Belki bu durum politika ve güç dengelerinde birçok şeyi değiştirirdi, bunu bilemeyiz. Ancak İtalyan partilerinin büyük bir geçmişi var. Bence Moro'nun tek başına tüm bu partilere karşı bir gücü olmazdı.
- Moro'nun rehin olduğu sırada hükümete yönelik mektuplarında yazdığı gibi "Aldo Moro olayı İtalyan siyasetinin üzerinde bir kara leke olarak" kaldı mı gerçekten?
İtalyan siyasetçiler Moro'yu kurtarmayı başaramadılar. Bu açıdan baktığımızda evet öyle. Moro'nun ölmesi İtalyan politik dünyası açısından bir utançtır.
-14 Mart'ta Ferrara Üniversitesi'nde Aldo Moro hakkında bir konferans gerçekleştirildi. Moro İtalyan politikası için neden hâlâ bu denli önemli?
Önemli çünkü Moro'dan sonra İtalyan politikası bir daha değişmedi. Moro'yla birlikte önemli bir fırsat kaçırılmış oldu.
"BR, FKÖ'den roket aldı!"
- İsrail gizli servisi Mossad'ın BR'yi desteklediğine yönelik görüşler var. Bu doğru mu?
1970'li yılların başında Brigadist Alberto Franceschini, BR'nin Mossad'la iletişime geçmesini öneriyor ancak bu fikir BR içinde kabul görmüyor.
-İtalyan politikacı ve yazar Leonardo Sciascia"Moro Olayı" adlı kitabında BR'in İtalyan mafyasını andıran bir yapılanması olduğunu söylüyor. Bunda bir gerçeklik payı var mı sizce?
BR silahlı bir politik sol örgüttü. Hedefi siyasaldı ve İtalya'da proletarya devrimiyle siyasal iktidarı ele geçirmek istiyordu. BR kaybetti ve devlet tarafından yok edildi. Mafya ise illegal, kara para yoluyla uyuşturucu ve silah ticareti yapan bir örgüt. Mafya İtalya'da hâlâ mevcut, devlet mafyayı hiçbir zaman için tümüyle elimine etmedi.
- BR'nin Bulgaristan, Çekoslovakya ve Lübnan'ın gizli devlet örgütleriyle ilişkileri var mıydı?
BR'nin FKÖ, IRA, ETA ve diğer sol örgütlerle politik kontakları vardı ancak devletler ve gizli örgütlerle bir bağlantısı olmamıştı.
- Alman Kızıl Ordu Fraksiyonu (RAF) ile BR'nin ortak eylemleri oldu mu? FKÖ'yle BR'nin Lübnan'da silah alışverişi olmuş muydu?
RAF ile 1986-87 yıllarında kısa süreli bir ortaklık oldu. Bu çok önemli bir siyasal ortaklık değildi. BR, FKÖ'den Lübnan yakınlarında roket aldı. Ancak bu roketleri İtalya'da hiç kullanamadı.
- BR'de silah çekenler kimlerdi?
BR üyelerinin çoğu silahlı eylemlere katılmamıştı. Bu tür eylemlere katılanlar örgütte en fazla sorumluluk taşıyanlardı. Mario Moretti çok büyük sorumluluğa sahipti ve hemen hemen tüm silahlı eylemlere katılmıştı. Aldo Moro'nun öldürülmesinde de Mario Moretti'nin tetiği çeken kişi olmasındaki neden budur.
- BR'den itirafçılar oldu mu?
Dikkate alınacak kadar çok sayıda değil. İtirafçılardan ikisi yeni kimlikleriyle, biri de gerçek kimliğiyle yaşantılarına devam ediyor.
- Kaç Brigadist serbest, kaçı hâlâ hapiste? Mario Moretti dışında ömür boyu hapis cezası alan var mı?
Bugün serbest olan Brigadistler 70'li yılların ortalarında tutuklananlar. Diğerlerinin durumu ise birbirinden oldukça farklı. Hâlâ hapiste olan bir kısmının, dışarıda çalışma hakları var ancak geceyi hapishanede geçirmeleri gerekiyor. Serbest olan ancak belli bir şehirde yaşamaları zorunlu olanlar var. Genele baktığınızda çoğu ya hapiste ya da bir şekilde hapishaneye bağlı yaşamak zorundalar. Çoğu ömür boyu ceza almış durumda.
- BR'den kaç politik mülteci var?
Çok yok. BR, Autonomia ve diğer gruplarla ilişkisi olan 200 kadar kişi var. Bunlar şu anda Fransa'da yaşıyor. Aralarında en ünlüleri de yazar Cesare Battisti.

aktüel dergisi
Röportaj: Güneş Koç

Hiç yorum yok: