Televizyon sözcüğü “uzak” anlamındaki Yunanca tele ve görme anlamındaki Latince visio sözcüklerinden gelmektedir. Buna göre, televizyonun sözcük anlamı “uzaktakini görmedir.
Televizyon yayını ses ve görüntünün elektromanyetik dalgalarla bir yayın biriminden verici antenine, buradan da alıcı cihaz olan televizyona iletilmesi işlevidir.
Televizyon ile ilgili olarak ilk buluş İrlandalı bir telgrafçı olan Andrev May tarafından 1873 yılında yapılmıştır.
May’dan on yıl sonra Alman bilim adamı Paul Mipkov, bir resim dönerken tarayabilen “döner disk” adlı aracı geliştirdi.
Bu buluşlara eklenen gelişmelerin ardından ilk düzenli televizyon yayını 1936da İngiltere’de başlamıştır.
Londra’da Alexandra Palacede kurulan televizyon stüdyosundan yapılan bu ilk yayın büyük ilgi uyandırdı.
İngiltere’den sonra düzenli televizyon yayınlarını başlatan ikinci ülke 1939 da Amerika Birleşik Devletleri ve Üçüncü ülke 1939 da Sovyetler Birliği olmuştur. Türkiye’de ise ilk düzenli televizyon yayını 31 Ocak 1968 yılında başlamıştır.
İlk düzenli yayının İngiltere’de başlamasından itibaren televizyonun tarihsel gelişimi dört aşamada incelenebilir.
Birinci devre 1936-1945 deneme ya da başlangıç devresi
Bu devrede televizyon birkaç ülkede, örneğin İngiltere ve Amerika Birleşik Devletlerinde yayına geçebilmiş, 2. Dünya Savaşı ise bu gelişmeyi önlemiştir.
İkinci devrede 1945-1960 gelişme ya da olgunluk devresi
Televizyonun hemen hemen tüm dünyada yayılmaya, benimsenmeye başlandığı dönem.
Üçüncü devre 1960- 1980 altın çağ devresi
Bu devre televizyonun teknik olarak gelişmesinde önemli adımlar atılmış, renkli televizyon yayınları başlamış, yayın türleri artmış, radyo linkleri ile tüm ülkeyi televizyon yayınları kapsamıştır.
Dördüncü devre 1980 sonrası Uydu çağı, iletişim teknolojisindeki gelişim sonucu, uydu yolu iletişimde bulunulması, televizyon yayınlarının da bu yolla yapılmasına olanak sağlamış, sınır ötesi yayınlar başlamıştır.
1968 de Ankara’da küçük bir stüdyoda başlayan yayınlar 1972’den itibaren tüm Türkiye’ye yayılmaya başlanmıştır.
Türkiye’de televizyon yayınları 1980 sonrasında ülke nüfusunun yüzde 91’ine, alan olarak yüzde 80’nine ulaştırılmıştır.
1956 yılından itibaren Amerikanın öncülüğünde renkli televizyon yayınları başlamıştır. NTSC yayın sistemi olarak adlandırılan bu sistemden sonra Fransızlar 1958 yılında SECAM’I, 1963 yılında da Almanlar PAL sistemini keşfetmiş ve kullanmaya başlanmıştır.
1982-83 yılları arasında deneme yayını yapan TRT, 1 Temmuz 1984 tarihinde tüm olarak renkli televizyon yayınına geçmiştir. Kablolu televizyon yayınını da, 26 Aralık 1988 tarihinde PTT tarafından ilk kez Ankara’da gerçekleştirildi.
TV1in ardından 1986 da ikinci kanal yayını TV2 başlamıştır. Sonrasında 1989 da TV3 ve TV GAP, 1990 da TRT INT ve TV4 yayına başlamıştır.
Televizyon yayıncılığında 1990’lara kadar TRT tekeli devam etmiştir. Turgut Özal’ın Başbakan olması sonrası ülkede esen değişim rüzgarında Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal ile Rumeli Holding tarafından Almanya’da kurulan Magıc Box şirketi ile Magıc Box Star 1 Kanalı kuruldu.
Magıc Box Star 1 den sonra sırasıyla 1992 de Teleon, Show TV, Kanal 6 HBB ve Flash TV kuruldu.1993’te yayın hayatına başlayan Sabah grubunun ATV’si Amerikan televizyonları yayın akışını temel alan yayınlar yapmaya başladı.
1993 yılının Aralık ayında Milliyet grubu ile Doğuş grubu ortak kanalı Kanal D ekranlara yerleşmiştir. 22 Nisan 1993te İhlas Holding TGRT, Zaman Gazetesinin grubu da Samanyolu TV’yi kurdular.
Bu oluşumla birlikte Türkiye ilk şifreli ve paralı televizyon kanalı Cine 5’ler Mart 1993’te tanıştı. İşadamı ve Siyasetçi Cavit Çağlar 1996 yılında NTV’ yi Türkiye’nin ilk haber kanalı olarak kurdu. NTV, 12 Aralık 1998’de el değiştirerek Doğuş Holdinge geçti.
CNN Internatıonal ve Doğan Holding 1999 yılında NTV ye karşı CNN Türk televizyonu yayın hayatına başladı. Son dönemde SKY Türk, CNBC-e ve Habertürk televizyonları kuruldu.
kenan evren duman
kaynakça:Aziz Aysel , Elektronik Yayıncılıkta Temel Bilgiler,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder